Harran üniversitesi, İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Öğretim Üyesi Doç. Dr Vahap Uluç, Güneydoğu bölgesinde köklü bir gelenek olan taziye yemeğinin toplumdaki sosyal, kültürel ve ekonomi boyutlarını inceleyen bir yazı kaleme aldı. Türkiye’nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde köklü bir gelenek olan taziye yemeği, son dönemde ekonomik ve toplumsal yönleriyle yeniden tartışma konusu oldu. Independent Türkçe’de yayımlanan bir köşe yazısında Doç. Dr. Vahap Uluç, bu geleneği çok boyutlu bir perspektifle ele aldı.
Taziye yemeği, vefat eden kişinin ailesinin, taziye ziyaretine gelen misafirlere yemek ikram etmesi şeklinde uygulanıyor. Özellikle kırsal bölgelerde sürdürülen bu gelenek, toplumun dayanışma ve misafirperverlik anlayışını yansıtsa da, günümüzde artan maliyetlerle birlikte ciddi bir yük haline gelmiş durumda.
“Üç Günlük Masraf 300 Bin TL’ye Kadar Çıkabiliyor”
Uluç, yazısında taziye yemeklerinin maddi boyutuna dikkat çekerek, bir taziye yemeğinde 70 ila 150 kilogram et tüketildiğini ve diğer giderlerle birlikte bu organizasyonun 60 bin ila 100 bin TL’ye mal olabildiğini belirtti. Üç gün süren taziye sürecinde toplam maliyetin ise 180 bin TL ile 300 bin TL arasında değiştiğini vurguladı. Bazı ailelerin bu yükü tek başına karşılayamadığını, birkaç ailenin bir araya gelerek masrafları bölüştüğünü ifade etti.
Modernleşme ile Gelenekler Yeniden Şekilleniyor
Yazıda, bazı bölgelerde bu geleneğin yerini toplu dualara ve daha sade ikramlara bıraktığına dikkat çekildi. Uluç, toplumun değişen sosyo-ekonomik yapısına uygun olarak bu tür geleneklerin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini savundu. “Külfetli, hiçbir dini kıymeti olmayan, geleneksel topluma özgü tipik bir sosyal statü göstergesi olan bu gelenek bir an önce son bulmalı,” ifadeleriyle bu uygulamanın sorgulanması gerektiğini belirtti.
Kanaat Önderlerinden Dikkat Çeken Adımlar
Taziye yemeğinin kaldırılması yönünde bölgede bazı kanaat önderleri öncülük ediyor. Mardin’de geniş bir aşiretin reisi olan H. Abdulkadir Timurağaoğlu’nun yıllar önce bu geleneği kaldırdığını açıklaması ve geçtiğimiz yıl Siverek Belediye Başkanı Ali Murat Bucak’ın da benzer bir girişimde bulunması, bu alandaki değişim isteğinin somut örnekleri arasında yer aldı.
Toplumsal Görüşler: Destek mi, Gösteriş mi?
Toplumun farklı kesimlerinden gelen yorumlarda, taziye yemeğinin bir sevgi ve destek ifadesi olduğu kadar, kimi zaman “gösteriş” unsuru haline geldiği de dile getiriliyor. Bu durum, özellikle ekonomik açıdan zor durumda olan aileler için psikolojik ve maddi baskıyı artırıyor.
Doç. Dr. Vahap Uluç’un yazısı, geleneklerin yaşatılması ile günümüz koşullarına uyarlanması arasında hassas bir denge kurulması gerektiğini hatırlatıyor. Tartışmalar, taziye yemeği gibi köklü geleneklerin toplumsal değişimle nasıl şekilleneceği sorusunu yeniden gündeme taşıyor.